BOZCAADA (Bir Haftasonu Kaçamağı / 2015)

Bir Çanakkaleli olarak; Bozcaada benim için bir klasik... Doğrusunu söylemek gerekirse yıllar önce ilk gittiğim zamanlardaki tadını bulamıyorum... Ama huzurlu olduğu kesin...

Haftasonu tatilleri genelde yorucu olur ama doğru ekiple zamanlamaları güzel yapan keyif olmayı bilen ve asla "off" diip sizi negatif etkilemeyen arkadaşlarla giderseniz; dinlenip dönebilirsiniz :).

TATİL KÜNYESİ

Kaç gece: 2 Gece (1 gece Çanakkale 1 gece Bozcaada)

Tatil Türü: Huzur...

Konaklama: Cuma akşamı Çanakkale Kolin Otel; Cumartesi Bozcaada Aksoy Otel

Kolin Otel Çanakkale'nin en eski otellerindendir. Tam merkezde olan bu otelde, boğaza nazır kahvaltı yapabilirsiniz. Biz ekip olarak Çanakkale'den yer ayırtmadığımız için çok araştırmadan bildiğimiz yeri tercih ettik ama şüphesiz ki çok daha fazla seçenek var :)

Aksoy Otel; bir klasik olarak booking aracılığı ile rezervasyonu yaptığımız ilk defa konakladığımız bir yerdi. Temizlik ve konum olarak kesinlikle tavsiye edebileceğim nezih bir yer... Buranın en güzel kısmı da kahvaltısıydı :). Hemen hemen her şey taptaze ve organikti... Reçellerin hepsi ev yapımı; biberler henüz bahçeden toplanmıştı... Konaklama yapmasanız bile kahvaltı için uğrayabilirsiniz :).

Ulaşım: Arabamızla gittik... Bu nedenle de Cuma günü iş çıkışı yola çıktık ancak ramazan olması dolayısıyla, iftara yetişmek için hemen hemen herkesin işten erken çıkması dolayısıyla İstanbul'dan çıkmamız biraz uzun zaman aldı... İstanbulu arkamızda bıraktıktan sonrası ise kolay... Gerçi ben iki gün boyunca yalnızca 1 saat araba kullandığım için bana ekstra rahat gelmiş de olabilir :). 

Biz Gelibolu'da yemek yediğimiz için; Gelibolu'dan Çanakkale'ye geçtik ancak tabiki daha hızlı yollar da var... Biz biraz keyif yapalım istedik...

Çanakkalemin miss gibi havasına uyandıktan sonra da Geyikli'den Bozcaadaya geçtik... Araçla geçtik ancak isteyenler aracı oradaki otoparka bırakıp, araçsız da geçebilir. Gidişte gidiş-dönüş ücreti ödüyorsunuz; 70-TL. Dönüş için artık rezervasyon yaptırmanız şart; oraya vardığınız gibi yaptırmanızı tavsiye ederim çünkü yer kalmıyor.

Bozcaadada araca çok ihtiyacınız yok; minibüs zaten var ama onun dışında motorsiklet ya da bisiklet de kiralayabilirsiniz.

Harcama: Tabiki Türk Lirası :). Fiyatlar yemekte İstanbul fiyatlarına paralel... Çay kahve daha ucuz :). Kışın giderseniz her şey daha ucuz :).

Neler Yapılır: KEYİF :)

Bir Çanakkaleli olarak bu bizim temel yaşam felsefemiz diyebilirim... Biz keyif insanıyız... Memleketime giderseniz; öncelikli amacınız keyif yapmak olsun... :)

Tabiki meşhur Ayazma'ya gidin :). Ben ömürümde yalnızca bir kez o denizde yüzebildim :). Onun dışında ayaklarımı sokmam kafi.. :) İnanılmaz soğuktur... Biz o nedenle ilk kim girecek diye kısa çöpü çektik veeee.... tabiki kısa çöp bende kaldı :))). Çeşitli rüşvet tekliflerime şirinliklerime rağmen denize ilk ben adım attım :). Tahmini 15 saniye falan dayandım ki bu gerçekten başarı :).

Şezlong keyfi yapabilirsiniz ama biz deniz bisikleti kiralamayı tercih ettik... Aktif hayat sağlıklı yaşam :)

Acıkınca... Hesabı kim ödesin diye de kısa çöp çektik ve tabikiiii o şanslı insan yine bendim :))) Ayazmada benim yerim Vahit'in Yeri... Yalnızca meze yer keyif yaparım... Mezeleri dolaptan bakarak seçin... İlla şu diyemem ama ben patlıcan kızartma yoğurtlu mutlaka alıyorum... Yerel patlıcanlarla yapılınca İstanbul'daki gibi yavan olmuyor :). Gözleme çiğ börek ızgara vs bir sürü seçeneğiniz de var... Alkol içen alkol içsin içmeyen için de her içeçek mevcut :). Ayazma'da Koreli'nin Yeri de popülerdir. Hiç gitmedim ama gidenlerden memnun olmayanı da duymadım :).

Ayazma sonrası rüzgar güllerinin oraya gitmek; mümkünse güneşi denizin üzerine batırmak bir ada klasiğidir... Biz rüzgar gülleri sonrası bisiklet kiralamaya karar verdik... Deniz bisikleti yetmedi :). Enerji... Merkezden Ayazma'ya doğru bisikletle 1 saat gezdik... Çok keyifliydi... 

Sonra...  Tatilimiz boyunca üç yerde dondurma denemesi yaptık... Ben en çok Çiçek Fırın'ın çarşıdaki dondurmacısından umutluydum ama en az onu beğendi uzmanımız :). En çok oyu ise Çabalı Meyhane'nin karşısındaki dondurmacı aldı... Uzmanımıza güvenim sonsuz :).

Çınar altında kahve çay içmek de adanın klasiklerinden... Tabiki yaptık :).

Yemek için... Rezervasyon şart... Sandal en populer mekanlardandır. Biz rezervasyon yapmak yerine şansımızı denemeyi tercih ettik ve Çabalı Meyhane'de karar verdik. Gayet kafi gayet güzeldi :). Yeni açılmış daha doğrusu el değiştirmiş sanırım; ben ilk defa gördüm. Meyhaneler kısmındakilerin hepsi birbirine benzerdir... Yüksek sezonda rezervasyonunuzu sabahtan yaptırmanız gerekir :).

Liman kısmında da balıkçılar mevcut... Yıllardır gelirim daha orda hiç yemedim :). Muhakkak keyifi güzeldir de hiç yorum yapamayacağım :). Biz salaş ve gençlerin ağırlıklı olduğu yerleri seviyoruz :).

Çiçek Fırın'dan Kavala Kurabiyesi (ya da ada kurabiyesi) alıp dostlarınıza hediye götürebilirsiniz. Bu da bir klasik :)

Reçel.. Karpuz kabuğu ve domates bir klasik... Aslında ilk domates reçeli vardı; sonra karpuz kabuğu derken şimdi çeşit çeşit ev yapımı reçeller alabilirsiniz. Hatta vaktiniz olursa yapım yerlerini de gezebilirsiniz.

Adanın diğer bir klasiği de şaraptır... Yasaklanmadan önce bağ bozumu ve tadım yerleri çok keyifliydi... Bu turist çeken klasikler yasaklandı... İnsanların otokontrol yapamayıp; bir şeyleri yasaklamasına, yasakçı zihniyete karşıyım... ama tabiki bu başka bir yazı konusu :). Yeri gelmişken söylemek istedim sadece :). Blog benim blogum sonuçta :))).

Ada şaraplarından alabilirsiniz; alkol kullanmıyorsanız ya da şarap içmiyorsanız bile mahzenleri gezebilir, nasıl yapıldığı hakkında bilgi alabilir, bağları dolaşabilirsiniz...

Ve dönüş... rezervasyon saatinizde iskelede olursanız rahat rahat geçersiniz... Aklınızı adada bırakacağınız garanti...

Dönüşte... Tekirdağ üzerinden dönerseniz Özcanlar Köfteye uğrayıp bir mola verin ki tatilinize keyifli bir anı daha ekleyerek noktayı koyun :).

Malum bu bir haftasonu kaçamağı; yarın iş vakti...